Ters Ozmoz (Reverse Osmosis)

Ters ozmozda, su basıncı su moleküllerini çok küçük gözenekli bir membrandan geçmeye zorlar; bu sayede daha büyük kirleticiler geride kalır. Arıtılmış su, membranın “temiz” tarafından toplanırken, yoğun kirleticiler içeren su “kirlenmiş” taraftan gidere gönderilir. Ortalama bir ters ozmoz sistemi şu bileşenlerden oluşur:

• Tortu/klor ön filtresi
• Ters ozmoz membranı
• Su depolama tankı
• Aktif karbon sonrası filtre

Bu sistemler, kullanım noktasına yönelik modellerde yaklaşık 150 dolardan 1.500 doların üzerine kadar değişen fiyatlarla satılmaktadır.

Ters Ozmozun Avantajları:

• Ters ozmoz, sudaki tuzları, çoğu inorganik maddeyi ve bazı organik bileşikleri önemli ölçüde azaltır. Yüksek kaliteli bir aktif karbon filtre, filtreden geçebilecek organik maddeleri de uzaklaştırarak elde edilen suyun saflığını damıtma yöntemine yaklaşan bir seviyeye getirir.
• Mikroskobik parazitler (virüsler dahil) düzgün çalışan bir ters ozmoz ünitesi tarafından genellikle uzaklaştırılır. Ancak, membranda oluşabilecek herhangi bir kusur, bu organizmaların “filtrelenmiş” suya fark edilmeden geçmesine neden olabilir. Bu nedenle, biyolojik açıdan güvensiz su için bu yöntem önerilmez.
• Ters ozmoz, karbon veya tortu filtrelerinden daha yavaş çalışsa da genellikle damıtıcılardan daha fazla suyu günlük olarak arıtabilir ve işletme ve bakım maliyetleri daha düşüktür.
• Ters ozmoz sistemleri elektrik kullanmaz. Ancak, çalışmaları için nispeten yüksek su basıncı gerekir; bu da bazı acil durum koşullarında verimli çalışmayabilecekleri anlamına gelir.

Ters Ozmozun Dezavantajları:

• Çoğu kullanım noktası (POU) ters ozmoz ünitesi günde yalnızca yaklaşık 12-24 galon arıtılmış su üretir. Bu miktar içme ve yemek pişirme için çoğu eve yetecek seviyededir, zira arıtılan su bir depoda muhafaza edilir.
• Ters ozmoz sistemleri su israfına neden olur. Üretilen her bir galon filtrelenmiş su için 2 ila 4 galon “atık” su gidere atılır.
• Bazı pestisitler, çözücüler ve diğer uçucu organik kimyasallar (VOC’ler) ters ozmoz ile tamamen uzaklaştırılamaz. Bu kirleticileri azaltmak için yüksek kaliteli bir aktif karbon sonrası filtre kullanılması önerilir.
• Membranın kirliliği azaltma verimliliğini birçok koşul etkiler: Kirleticinin derişimi, kimyasal özellikleri, membran tipi ve durumu, pH, su sıcaklığı, su basıncı gibi çalışma koşulları.
• RO filtreleri elektrik kullanmasa da, su moleküllerini zar üzerinden geçirmek için nispeten yüksek su basıncına dayanır. Gerekirse elektrikli bir takviye pompası kullanılabilir. Ancak su basıncının kaybedildiği bir acil durumda sistem çalışmaz.
  *Bununla birlikte, yüksek kaliteli bir aktif karbon filtresi varsa, bu filtre acil durumda sistemden ayrılıp sifon yöntemiyle kullanılabilir ve birçok kirletici azaltılabilir.
• RO sistemlerinin bakımı gerekir. Ön filtreler, sonrası filtreler ve ters ozmoz membranları üreticinin önerilerine göre değiştirilmelidir. Depolama tankı da periyodik olarak temizlenmelidir.
• Hasar görmüş membranlar kolaylıkla tespit edilemez, bu nedenle sistemin normal ve güvenli çalışıp çalışmadığını anlamak zordur.

Ters ozmoz sistemi satın almadan önce, ilgilendiğiniz markanın NSF International tarafından sertifikalandırılıp sertifikalandırılmadığını kontrol edebilirsiniz.

Ters ozmoz sistemi, içme suyunda çözünmüş inorganik kirleticilerin kabul edilemez seviyelerde olduğu durumlarda iyi bir arıtma seçeneğidir. Bu kirleticiler başka yöntemlerle verimli veya ekonomik şekilde giderilemeyebilir. Örneğin, tarımsal alanlardaki sığ kuyuların yüksek nitrat seviyelerine sahip suları için RO mantıklı bir seçimdir. Ancak, EPA düzenlemelerine tabi olan belediye şebeke suyunu kullanan çoğu insan genellikle kabul edilebilir derecede düşük nitrat seviyelerine sahiptir. Maksimum nitrat seviyelerini, yerel su sağlayıcınızdan bir su kalitesi raporu isteyerek öğrenebilirsiniz.

Tarafıma ulaşan bazı sorular, damıtılmış suyun, iyon (genellikle kalsiyum ve magnezyum) içeren arıtılmış suya kıyasla sağlığa zararlı mı yoksa yararlı mı olduğu yönündedir. Bu soru, çoğu iyonun işlemlerle uzaklaştırıldığı ters ozmoz suyu için de geçerlidir. Bu konu hakkındaki cevabımı görmek için okumaya devam edin.

Distile su içmenin zararlı olduğu

Distile su içmenin zararlı olduğu ve “erken ölüme neden olacağı” yönünde tutkulu iddialar var. Öte yandan, bazıları da distile su içmenin sağlıklı olmak ve sağlığı korumak için en iyi yol olduğunu aynı heyecanla savunuyor.

Ancak, çoğu insan için distile su içmenin, normal su* içmekten daha zararlı olduğuna dair güçlü bir kanıt yoktur. Aynı şekilde, distile su içmenin sağlık açısından normal su* içmekten daha faydalı olduğuna dair de iyi bir kanıt yoktur. Minerallerin çoğunu sudan değil yiyeceklerimizden alırız.

Distile su vücuttan seçici olarak mineral çekmez (normal su da çekmez). Su, ihtiyaç duyulduğunda vücuttaki mineralleri ve diğer besinleri doğal olarak taşır.

Distile su vücudunuzdaki toksinleri seçici olarak atmaz (normal su da atmaz). “Detoksifikasyon” terimi, çeşitli sağlık ürünleri ve tedavileri teşvik etmek için kullanılan, “toksin” kelimesine net bir tanım getirmeyen, etkinliği kanıtlanmamış bir kavramdır. Hücrelere besinlerin taşınması ve atık ürünlerin uzaklaştırılmasından sorumlu doğal süreçler, distile veya normal su içmeyle anlamlı ölçüde etkilenmez. (Konuya şüpheci yaklaşan bir başka makale.)

Distile su “ölü” değildir, ne de “hayati bir gücü” vardır ya da kaybetmiştir. Bu fikirler bilimsel açıdan anlamsızdır. İster distile cihazından, musluktan, bir yağmur bulutundan, tertemiz bir doğal kaynaktan ya da bir lağımdan gelsin, tüm su molekülleri fiziksel ve kimyasal olarak aynıdır – tek fark sudaki kirletici madde miktarıdır. Kaynağı ve işleme şekli ne olursa olsun, tüm su molekülleri vücutta aynı şekilde davranır. Su, vücuda ve hücrelere bireysel moleküller şeklinde alınır; başlangıçta mineral içermesi veya içermemesi önemli değildir.

Elbette herkes farklıdır. Eğer düzenli olarak distile su içtikten sonra bir sorun yaşıyorsanız – bırakın ve bir doktora danışın! Normal su içtikten sonra sağlık sorunları yaşıyorsanız da bir doktora danışın!

Aşağıdaki tartışmada şu sık sorulan soruya değiniyorum:

Distile su içmek, içerisinde hala mineraller bulunan su içmeye göre sağlığınız açısından daha iyi mi yoksa daha mı kötü?

Soru farklı biçimlerde sorulsa da özünde, çok saf suyun (Ters ozmoz, Distilasyon veya Deiyonizasyon – Demineralize su ile elde edilen su), mineral iyonlarının tamamen yokluğu nedeniyle vücut için kötü mü yoksa iyi mi olduğu merak edilmektedir.

*Bu bağlamda, “normal suyu” zararlı kirleticilerden arınmış, ancak genelde bir miktar yararlı mineral içeren su olarak tanımlıyorum. Bu mineraller bir miktar besin değeri sağlayabilir. Ancak besinlerin büyük çoğunluğunu yediğimiz gıdalardan alırız – birçok insan ayrıca takviye almayı tercih eder.

Su, yaşamın tüm kimyasal reaksiyonları için gerekli ortamı sağlar. Su, mineralleri ve diğer besinleri vücudun hücrelerine taşır, atık ürünleri uzaklaştırır. Ancak distile suyun, içinde bir miktar çözünmüş mineral bulunan arıtılmış “normal” sudan vücut içinde farklı davrandığını gösteren güvenilir bir kanıt yoktur.